BİRİLERİ GELDİ VE GEÇTİ
İnsan zanneder.
Geçici olduğu yerde kalıcı olduğunu zanneder.
Her gün birileri doğar, başka birileri hayata gözlerini yumarken.
Ona ayrılan sürenin de bir gün biteceğini düşünmek istemez.
Birilerini toprağa verirken, bir an
önce dünya telaşına koşturur
Kendi hiç ölmeyecekmiş gibi anlamadan
gidenin niye gelip geçtiğini…
Kalıcılık telaşı ile dünya işlerine koşturur durur.
Peki, insan kısa bir süre duracağı durakta, neden düzen kurmaya
çalışır?
Sonsuza kadar devam edecekmiş gibi.
Ne yazık ki yarın gideceği bir dünyada, kalıcı olacağına inandırmıştır
kendini.
Ama bu hayatın bir gerçeği var ya!
Dünyada kimse sonsuza kadar kalamaz
Şimdiye kadar kalan olmadığı gibi
Kimse de verilmiş sürenin dışına çıkamaz
Çünkü zaman süre kısıtlı ya bugün ya yarın
İnsanoğlunun Bu Derdi Ne?
Emekli Öğretmen Ayşe Hanım, küçük köyündeki ahşap evinde tek başına yaşıyordu.
Yılların ona emanet ettiği anılar, evinin duvarlarında yankı buluyordu.
Yaşadığı süre boyunca birçok öğrencinin hayatına dokunmuş usta bir
eğitimciydi. Böylece birçok kişinin de gönlünde yer edinmişti. Ne çok insan
evladı geçmişti hayatından. Her birini ilmek ilmek bir sanat eseri gibi işlemiş
ve hayata hazırlamıştı. Tek bir ortak özellikleri vardı, hepsi gelip geçmişti.
Tıpkı kendisinin onların hayatından gelip geçtiği gibi.
Ayşe Hanım, torununun gözlerine baktı ve gülümseyerek; "İnsanların kalıcı olma arzusu, hayatta bir iz bırakma isteğinden gelir."
dedi. "Güzel
anılar, başarılar ve sevinçlerimizle kalıcı bir iz bırakmayı umarız. Ancak
gerçek şu ki, insan bırakacağı güzelliklerden ziyade kendi burada nasıl
kalırım’ ı daha çok dert edinir. Oysa ne kadar kalıcı olmak istesek de yarın
insanların kendi hayatından, kendinin de insanların hayatından gelip geçeceğini
görmek istemez. Ne yaparsa yapsın dünyaya heykelini bile dikse insan gelip
geçer çünkü bu dünyada her şey geçicidir…
Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki; Bu hayatta her şey ama her şey
geçicidir. Başlayan her şey biter ve gelen her şey bir gün gider.
Yasemin, büyükannesinin söylediklerini düşünürken, Ayşe Hanım devam etti. "Bu yüzden anların kıymetini
bilmeliyiz. Kötü şeyler hemen geçsin isteriz. Ama kötü zannettiğimiz şeylerin bile
bir anlamı vardır. Unutma ki oradaki detayları okumasını bilirsen zorluklar bile
bize bir şeyler anlatır. Oysa insan ders almak yerine dünyada ebedi kalmaya
çalışır. Peki, sence gerçekten önemli olan ne? Yaşadığımız süre mi önemli yoksa
o yaşamın kalitesi mi? Bu hayatta nasıl yaşadığımız ne kadar
yaşadığımızdan çok daha önemlidir. Dünyada kimse sonsuza kadar kalmaz. Sevgiyle ve dürüstlükle
yaşarsak geride bırakacağımız izler kalıcı olabilir ancak."
Yasemin, büyükannesinin sözlerini hem dinliyor hem düşünüyordu. Bakış açısı
değişmeye başlamıştı. Büyükannesinin sakin tavrı ve bilgelik dolu sözleri onu etkilemişti. Deneyimleri,
torununun kalbinde derin izler bırakıyordu. Yasemin "Geçicilik meselesi artık gerçek anlamını buldu bende. Bir de
seninle şu geçirdiğimiz zaman ne kıymetli." diyerek sarıldı büyükannesine sevgiliyle.
Yasemin büyükannesi ile vedalaşıp ayrıldı. Sonra güneş batıp gece oldu.
Böylece güzel bir bahar günündeki muhabbet de anı olarak gelip geçmişti hayat
sahnesinden. Her şeyde olduğu gibi….
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, insana hayat yolunda ihtiyacı olan tüm bilgileri veren gerçeklik ilmidir. Deneyimlerden yola çıkarak ulaştığı gerçek bilgilerle insanın geleceğini tasarlaması için stratejiler üretir. Problemlerini nasıl çözebileceğine dair gerçek yöntemler sunar.
Her şey geçici... O kadar gönüllere su serpen bir yazı bir o kadar da hadi kalk oyalanma diyen... Kaleminize sğlık
YanıtlaSilHayatın sorunları da buradan geliyor, birileri geldi ve geçti kimse kalıcı olmadı… peki insan neden bu kadar kalıcı olmak istiyor. Tüm davranışlarını sanki hiç gitmicekmiş gibi sergiliyor… Birileri gittiği gibi bizlerde gideceğimize neden inanmıyoruz…. Geçici olan bir dünya da kalıcı nasıl olunur?
YanıtlaSilBu dünyada her şey geçici... Onun için doğru yere bedel ödemek önemli bu hayatta...
YanıtlaSilBu hayatta her şey ama her şey geçicidir.
YanıtlaSil